20 Ekim 2014 Pazartesi

yine her sey cok anlamsiz gorunmeye basladi. iki haftada coktu yalnizlik. bugun kutuphaneye gidemedim, tek basima napicam orda dusuncesinden biraz da. eskisehir'de tanidigim kimse kalmadi gibi bi sey. haftasonu dersaneye gittigim icin bikac insan goruyorum ama haftaicleri cok sikiliyorum o yuzden. oglen yemek yeme olayi tam bi iskence mesela ve bu oyle uzun suredir basima bela ki. ya hic sevmedigim meselik cafe'nin kalabaligi/ugultusu icinde kendime bi yer bulup tek basima oturuyorum ya da okul civarinda bi yerlere gidiyorum. cok sikici.. aksamlari da genelde kendimi evde yemegimi yiyip calisirim diye kandirip eve yollaniyorum ama evde calisamiyorum. bu isi nasil cozucez bilmem. kis da geliyo, oyle zirt pirt istedigim yere de gidemem aralarda. bakalim artik. sonra yemek yemeyi sevmiyorum diyince sasiriyolar.. siz olsaniz anorexia olmustunuz coktan.

bugunlerde kisi sevmedigimi hatirladim. hatta neden sevmedigimi de; sabahlari yataga yapismalarimi, her daim biraz daha fazla telasli oluslarimi ve ellerimin her telaslandigimda biraz daha fazla terleyisini. benim mevsimim sonbahar zaten. ama agustos sonlari, eylul.. sonrasi iih.. hem surekli usuyorum, neyle isiniyim. insan olmadigi kesin, belki fikirler.

.

hayatta cogu sey algiyla alakali, sizce de oyle diil mi? mesela simdi bana yine her sey tepetaklak gozukucek, oyle olmasa bile, sevdigim insanlardan uzakta, anlasilamamis ve yalniz birakilmis biri oldugumu hissedicem, cunku olaylarin yalniz bu yonunu gorucem.. iste bunu engellemeyi bi turlu beceremiyorum hala.. tek istedigim yakinlik ve samimiyetken isler nasil bu noktaya gelebiliyor, beni cok iyi tanidigini dusundugum bir insanin "orada dur," demesine neden olacak ne yapiyorum hic anlamiyorum. ben yine herkesin kendime soracagimi bildigi soruyu sorarim kendime konu onlar icin coktan degismisken: gercekten bu kadar boktan biri olabilir miyim? hayir yani o kadari mumkun diil de galiba. samimiyetsiz iliskiler en temizi. sifir sorumluluk. gerektigince yakinlik. ya da daha da iyisi hic iliski. zaten yakinda nirvanaya ulasicam sanirim. yine cok canim yaniyor. oyle yaniyor ki ben yarin temiz bi baslangic yapayim derken mesela haftanin butun gunlerine sicriyor izleri. sonra ugras dur. uzulmeye vaktim olsa dibine kadar uzulur bununla bi seyler yapardim, gitarimi yalan yanlis tingirdatmaya baslar ya da biraz kaliteli seyler yazardim. ama ancak bu kadarina var iste. off, cok karardik yine dimi. neyse siktir et.

ailem (ve onlarin sagladigi maddi/manevi imkanlar) disinda sansli oldugum bi konu var mi hayatta, su an gercekten bilmiyorum. eskiden zekama guvenir, onun icin sukrederdim.. oyle sacma seylere bulastim, oyle yanlis kararlar aldim ve aklimi yanlis kararlarimin sonuclariyla oyle kirlettim ki hala o kadar akilli miyim sorusunun cevabini verebilecek biri yok.

neyse, yine kotu seylerden bahsettim, sanki ilk defa yalniz kaliyorum, diil. tatliya baglayamasam da toparliyim, cunku bunlar hep fasafiso aslinda. guclu olmak lazim, sizi bilmem, benim gucsuz olma luksum hic yok, baya da gelistigimi saniyorum bu konuda her seye ragmen. bak sana hayatimin donemsel tanimini yapiyim; dumduz bi cizgi, ve sonuna dek oyle kararli ki yolundan hic sapmamis, hem de gereklilikten diil sadece oyle istediginden. once o cizginin disinda hayaller kurulmakla yetinilmis. sonra sen sag ben selamet.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder